Kimisine göre ‘rüya şehir’, kimisine göre ‘günah şehir’, kimisine göre ise ‘kayıp şehir’…
Dünya görüşünüz, tarzınız, tavrınız ne olursa olsun ve bu yakıştırmalardan hangisine yakın olursanız olun en azından bir kez görülmeyi hak ettiğini düşündüğümüz Las Vegas, İspanyolca ‘çayır, otlak’ anlamına gelmektedir. Eski zamanlarda Los Angeles’a ulaşmaya çalışan İspanyol tüccarlar, geniş çöllerin ortasında yer alan az da olsa yeşil otların olduğu bölgeyi keşfettiklerinde bu ismi koymuşlar ve ‘ölüm yolculuğu’ dedikleri seferleri Las Vegas üzerinden yapmaya başlamışlardır. 1931 yılında Nevada’da kumarhanelerin yasal statü almasıyla ile birlikte eski bir gangster olan Bugsy Siegel, Las Vegas’ı kumarhane ve eğlence merkezi olarak hayal etmiş ve hayata geçirmiştir.
Yetişkinlerin Disneyland’ı yada çöl ortasında bir tür vaha olarak değerlendirilen, lüksün ve şatafatın son noktası, elektrik tüketiminin had safhası, sadece paranın konuştuğu ve en hızlı el değiştirdiği, yasak olan çoğu şeyin yasal olduğu Las Vegas, herbiri farklı ülke ve şehir konseptlerinde olan dünyanın en büyük otellerinin, dünyaca ünlü şovların, sınırsız eğlence ve lüks tüketiminin yanı sıra, milyar dolarlık online oyun sektörüne, uluslararası fuarlara, geleneksel festivallere, ünlü sanatçıların orjinal sanat eserlerine ve daha bir çok şeye ev sahipliği yaparak her yıl binlerce turistin gözlerini kamaştırmakta, bir kısmını da yapaylığı ile hüsrana uğratmaktadır.
Casinolar hiç ilginizi çekmiyorsa bile, her bir köşesi #denemenlazım diyebileceğimiz detaylarla dolu olan Las Vegas’ta,
Avrupa ülkelerinin popüler simgelerini görebileceğiniz, Caesars Palace, The Palazzo, The Venetian, Linq, Bellagio, Paris, Monte Carlo otellerini (Roma, Milano, Venedik, Londra, Paris, Monte Carlo)
New York New York Otel’in gerçekten yürüdüğünüzü hissedeceğiniz New York sokaklarını ve otelin üzerinden geçen roller coaster’ı,
Ünlü İtalyan sanatçılarının isimleriyle bölümlere ayrılmış olan Bellagio’nun göl büyüklüğündeki havuzunda yarım saatte bir tekrar eden su ve müzik şovunu, içerisinde yer alan sanat müzesinde orjinal Monet eserlerini, lobinin hemen yanında ihtişamı ile göz kamaştıran ve her ay sezon çiçekleriyle yenilenen çiçek parkını,
The Venetian Otel’in sularla doldurulmuş kanallarında, eğitimli operacıların performansları eşliğinde gondol turunu,
Tavsiyemizin ‘Blue Man Group’, ‘Absinthe’, ‘Cirque Du Soleil’ serilerinden özellikle ‘Zumanity’ den yana olduğu dünyaca ünlü şovlardan en azından birini,
Wynn Otel içinde yer alan yapay dağ ve şelalesi ile insan yapımı küçük bir doğa harikası olarak değerlendirilebilen ‘Lake of Dreams’i,
Nevada Eyaleti’ndeki en yüksek yapı olan ve Las Vegas’a yukardan bakabileceğiniz en iyi noktalardan Stratophere’de en yüksek 360 derece Las Vegas manzarasını ve bu manzara üzerinde yapılan, adrenalinin doruk noktası ‘Skyjump’ ı,
Eski bir gangster tetikçisi olan ve hikayesiyle bir çok filme konu olmuş Frank Cullotta’nın gerçek hikayelerinden yola çıkılarak ‘Hole in the Wall’ şebekesinin, kasino ve çete hikayelerinin gezi eşliğinde anlatıldığı ‘Frank Cullotto’s Casino Tour’ u,
Gündüz beach klup olarak sınırsız eğlenmeye erken saatlerde başlayan ve gece klübü olarak eğlencenin sabaha kadar devam ettiği klüplerden en azından birini (Tavsiyemiz Encore, TAO, Drai’s),
Cosmopolitan Otel’de yer alan Boulevard Pool’u,
Daha sakin zamanlar geçirmek isteyenler için ana caddede (Strip) yer alan dünyaca ünlü zincir mağazalardan Hard Rock’da yıldızların performansları sırasında kullandıkları ve bağışlanmış olan eşyalarından oluşan sergiyi, Coca Cola mağazasında yer alan dünyanın farklı bölgelerinde en çok sevilen rengarenk Cola çeşitlerini, M&M ve Hershey’s’in çikolata dünyalarını, Harley Davidson’ın özel menülerini,
Hiç aklınızda yoksa bile her köşe başındaki satıcılar sayesinde muhtemelen ikna olacağınız, ister helikopterle ister araç kiralayarak gidebileceğiniz ‘Grand Canyon’ turunu,
Her köşede karşınıza çıkacak olan ve belinize kadar gelen özel şişelerde sunulan ‘atomic’ içecekleri,
Dünyanın en büyük hediyelik eşya dükkanı olan ‘Bonanza Gift Store’ i,
Flamingo Otel’in doğal yaşam alanında yer alan flamingoları,
Linq Otel’in ‘London Eye’ taklidi olan ‘High Roller’ turunu,
Gelmişken kumar oynamadan da dönmeyelim derseniz Strip’de yer alan büyük kasinoların kimisine referansla kimisine sadece yüksek tutarlarla girebileceğiniz ‘high limit’ odalarını, daha mutevazi bir oyun deneyimi için istediğiniz gibi girip çıkabileceğiniz kasinolardan seçeceğiniz birini veya birkaçını,
Leave a Comment