Beslenme

Bağırsak Florası: İkinci Beynimizin Duygudurumu

Değişen iklim, ruhumuzu aydınlatan güneş ışınlarının azlığı, ‘‘canım hiçbir şey yapmak istemiyor’’ serzenişlerinin çoğalması bir yandan kaygılanmamıza sebep olurken diğer yandan ‘‘bunun sebebi ne?’’ sorularını sık sık kendimize sormamıza neden olmaktadır.

Bağırsak Florası: İkinci Beynimizin Duygudurumu

Bunun nedenlerinden bir tanesi kış aylarında vücudumuzun daha az serotonin salgılaması fiziksel ve psikolojik yorgunluğunu da beraberinde getirmesidir. Serotonin seviyesinin düşük olduğu bu aylarda sağlıksız yemek yeme eylemini yalnızca keyif almak ve mutluluk seviyemizi yükseltmek için yerken katkı maddelerinin ve ağır metallerin geçirgen bağırsak florası nedeniyle bağırsak duvarından kana, kan yoluyla ise beyne gitmesinin depresif ve manik gibi semptomlara neden olduğunu biliyor muyuz?

İnsan bağırsağı parazitler ve virüsler gibi çeşitli mikroorganizmaları içermektedir. Bağırsak duvarında sinir hücrelerinden oluşan katman sempatik ve parasempatik sinir sisteminin maddelerinin iletimini ve uyarıcı hormonların dengesini kontrol eder. Zaman zaman yaşadığımız karın ağrısı, şişkinlik ve kabız gibi problemler ise özellikle stresli süreçlerde daha da şiddetlenmesine neden olur.

Bağırsak Florası: İkinci Beynimizin Duygudurumu

Mutluyken karnımızda kelebekler uçuştuğunu hissetmemiz, mutsuzken mide ağrılarının sıklaşması ile birlikte iştahsız olmamız gibi durumlar  bağırsaklarımızın duygularımızla olan bağlantısını kanıtlar ve duygularımızı yalnızca beynimiz kontrol etmez.

Bu nedenle bağırsak ‘ikinci beyin’ olarak adlandırılır.

Kötü bir bağırsak sağlığı depresif hissetmenin yanı sıra otistik spektrum bozuklukları, parkinson Hastalığı, Alzheimer Hastalığı ile ilişki içindedir.

Bağırsak Florası: İkinci Beynimizin Duygudurumu

Bu nedenle bağırsak sağlığımızı korumak adına;

  • Genetiğine müdahale edilmiş gıdalardan uzak durulmalıdır.
  • Serotoninin %95’i bağırsaklar tarafından üretildiği için mutlaka sağlıklı probiyet için ev yapımı yoğurt tüketmek önemlidir.
  • Serotonin yalnızca çikolatadan alınması ise çikolatanın içindeki fenilatilamin ve teobromin migren ataklarına neden olabilir. Bu nedenle dengede bir tüketim gereklidir.
  • Farkındalık ve nefes egzersizleri ile yürüyüş yapılmalıdır.
  • Muz tüketmek yüksek potasyum içerdiği için bağırsak florasını oluşturan bakteriler için önemlidir.
  • Günde 7 – 8 saat uyumak ve meditasyon yapmak gerekir.
  • Ciddi psikolojik sorunlar ve depresyon belirtilerini hisseden bireyler ise mutlaka bir psikoloğa danışmalıdır.

Son olarak bir de serotonin hormonunuzu arttırmak için aşık olmak ve kendinizi sevmek en önemlisidir  : )

Bu içeriğin güncellendiği tarih 13/03/2019 13:27

Leave a Comment
Paylaş
Ezgi Akkaya