Spor

Bi’ Koşuda Spora Başlama Motivasyonu

Koşu herhalde en pratik spor dallarından biri. Hiç bir özel alete ihtiyaç duyulmadan, spor ayakkabıların olduğu sürece hemen hemen her yerde yapabileceğin bir spor türü. Koşunun bir diğer ve en güzel yönü ise, koşmaya alışmak için ekstra bir efor harcaman gerekmemesi. Yani yüzmeyi veya tenis oynamayı öğrenmek gibi değil.

Tek yapman gereken hedeflerin doğrultusunda senin için uygun programı uygulamak.

Koşu grupları hem doğru bilgiye ulaşmak, hem motivasyon, hem de sosyalleşmek için harika bir alternatif sunuyor. ‘Benim koşu saatlerim kimseye uymuyor’, veya ‘yalnız egzersiz yapmaktan daha çok keyif alıyorum’ diyenlerdensen, iyi haber! Koşu tek başına da kolayca yapabileceğin bir spor. ‘Yalnız koşayım ama beni motive eden bana akıl veren birileri olsa’ dersen de Nike+ Run Club uygulaması tam sana göre!  Uygulama sayesinde sana özel antrenman programları geliştirebilir, ilerleme durumunu takip edebilir ve hem arkadaşların hem de dünyanın dört bir yanındaki koşucular ile rekabet edebilirsin.

Anlayacağın sen yeter ki iste, gerisi kolay !

 

Neden koşmalısın?

Koşu hem bedenine, hem de zihnine iyi gelen bir spor. Kalp ve damar sağlığına iyi gelmesi yanında diz ve kemik sağlığı için de oldukça iyi. Vücuttaki büyük kas gruplarını çalıştırdığı için kalori yakmanı sağlayan, kilo verme hedefin varsa faydasını göreceğin bir spor. Tabi koşmak ‘ben zaten koşuyorum, istediğim herşeyi yiyebilirim’ anlamına gelmiyor. Unutma, kalorileri yakmak almaktan daha zor! Bunların yanında koşu stres ile başa çıkma konusunda da çok iyi (bunu biz değil bilim adamları söylüyor 🙂 )

 

İstanbul’da nerelerde koşulur?

Istanbul’da bir çok koşu pisti mevcut. Ancak sen de bizim gibi pist değil yollarda koşmayı sevenlerdensen senin için bir kaç önerimiz var;

  • Suadiye Sahil Yolu
  • Belgrad ormanı
  • Beşiktaş – Karaköy sahili
  • Yıldız Parkı
  • Maçka Parkı
  • Bebek – Ortaköy sahili
  • Florya – Yeşilköy Sahili

 

Ekip olarak koşu bize ne ifade ediyor?

Emine:

Benim için koşu doğal birşey, yürümek gibi. Son 15 yıldır  aralıksız koşuyorum. Lise yıllarında sahada koşulan 800 – 1500m’lerle başlayan koşu maceram,  mesafelerin yavaşça artmasıyla 2 yıl önce katıldığım Ironman yarışında 42.2km’ye kadar çıktı. Şimdilerde daha çok 10 – 15km’ler koşuyorum. Hatta, Mart ayında bir yarı maraton koşma planım var!

Yedi yıl boyunca triatlon (koşu-bisiklet-yüzmeden oluşan spor) yaptım. Triatlon’un son ayağı koşu. Takımdaki erkek arkadaşlara tek kafa tutabildiğim branş olduğundan mıydı, yoksa en iyi olduğum koşu olduğu için miydi bilmiyorum ama en sevdiğim branş açık ara koşuydu 🙂

Bugün artık ciddi şekilde yarışmıyor olsam da, haftada 2-3 kez koşmaya çalışıyorum. Mutlu olduğumda, canım sıkkın olduğunda, düşünmeye ihtiyacım olduğunda, hayal kurmak istediğimde veya kendimle baş başa kalma ihtiyacı hissettiğimde spor ayakkabılarımı ayağıma geçirip kendimi yollara sokaklara atıyorum.

Şu sıralar en sevdiğim mesafe 12km ve üzeri. 12. kilometreden sonra başlayan o hafif zihin uyuşukluğunu ve ardından gelen yaratıcılığa bayılıyorum! 2018 için hedefim her ay 100 km koşmak! Bu sana çok korkutucu geliyorsa, kendine minik hedefler koyarak başla. İnan bir kez başladın mı, kimse seni durduramayacak!:)

Ayşe:

Ben koşmaya 2017’nin son aylarında başladım. Yani çok yeni! Ve şunu söyleyebilirim ki neden daha önce koşmamışım!:) Koşmaya başlamak istememin en büyük sebebi tüm gün bilgisayarımın başında çalıştıktan sonra hareket etme ihtiyacı duyduğum ve her an hayatımda kolayca yapabileceğim bir egzersizin olmasını istememdi.

Sadece uygun bir ayakkabı ve kıyafetin bana egzersiz özgürlüğü tanımasını seviyorum. Ama koşmaya başladıktan sonra bunun daha fazlası olduğunu görmeye başladım. İlk koşuda hissettiğim şey vücudumun gerçekten hareket ettiği, özgürce hareket ettiği oldu! Kendini tempoya kaptırıp, bedenimin hareket edip yorulurken nasıl enerjiyle dolduğunu gördüm!:)

Aynı zamanda konsantrasyonu artıran ve düşünmeni de sağlayan bir yanı olduğu kesin! Bu arada ilk koşumu tabiki Emine ile yaptım:) Hedefim yavaş adımlarla, daha uzun mesafe koşabilmek. İlk minik hedef 10k 😉 Eğer koşuya başlamak isteyen ama erteleyen biriysen benim tavsiyem bir an önce dene, mutlaka kendine ve koşuya bir şans ver. Ve ne olursa olsun hiç bir sporu tek başına sadece kilo vermek için yapma, yaşam tarzın haline getirebileceğin bir spor daha sağlıklı ve kaliteli yaşayabilmen için hayatında her zaman olsun.

Beslenme adına küçük bir not düşecek olursak,

Koşu öncesi tercih etmen gereken yiyecekler genellikle karbonhidrattan zengin olanlar. Yani yulaf, ekmek veya meyve gibi yiyecekler. Bizim önerimiz muz ve fıstık ezmesi. Koşarken midenin rahat olması için yediğin porsiyon miktarına dikkat edersen, daha keyifli bir koşu geçirirsin. Sonrasında ise hem proteinden zengin hem de karbonhidrat içeren ara veya ana öğünler tercih etmelisin.Yine bizim önerimiz yoğurt ve meyve veya ana yemek olarak ızgara, salata ve ekmek. 

 

Bu içeriğin güncellendiği tarih 17/02/2019 15:15

Leave a Comment
Paylaş
The Cyprea