Biz de sushi sevgimizin izinden giderek İstanbul’da lezzetlerine güvendiğimiz, mutfakları alanında deneyimli şeflere emanet olan ve sushi konusunda iddialı mekanları listeledik. Kimisi fine-dining stile göz kırpan, kimisi bir mahalle sokağında büyük tatlar vadeden mekanların her biri keşif listenizde olmaya değiyor. Sushiyle arası iyi olmayanları bile bu lezzete alıştıracaklarına eminiz.
Şehrin iş bölgesi olarak da nitelendirebileceğimiz bir semtte yer alan Itsumi, açıldığı 2003 yılından bu yana çizgisini bozmadan servis veren mekanlardan biri. İstanbul’u ziyaret eden Japonların da yemek için ilk tercih ettiği mekanlardan olan Itsumi’nin ismi Japon yemeklerinin özünü oluşturan şeker, tuz, miso, soya sosu ve sirkeden oluşan 5 geleneksel tadı simgeliyor.
Yani buraya geldiğinizde klasik bir Japon mutfağını deneyimleyebilirsiniz. Nigiri ve roll sushilerde son derece başarılı olan mekanda sashimi çeşitlerini denemenizi özellikle tavsiye ederiz. Toro ve Suzuki sashimi‘ler ile başlayabilirsiniz örneğin. Itsumi’nin Etiler Hillside içerisinde Itsumi So isimli bir mekanı daha bulunuyor.
Yarattıkları farklı lezzetler ve sadece kendilerine has çeşitler ile dikkat çeken İoki uzun yıllardır şehrin sevilen sushi restoranları arasında yer alıyor. Klasik sushi çeşitlerindeki başarılarının yanı sıra aslında House Specials ismi altındaki enfes roll’ları ile öne çıkıyorlar. Bizce menülerinin en güçlü kısımları bu özel sushilerden oluşuyor. Her gidenin önerdiği, surimi, avokado ve salatalık roll etrafında kızarmış patates bulunan Tornado için mekanın imza sushisi diyebiliriz.
Bunların dışında Xiomi Roll, Star Roll ve Volcano Roll da mutlaka denenmesi gerekenler arasında yer alıyor. Mekanın Kandilli ve Ulus’ta lokasyonları bulunuyor.
Şehrin merkezi ama bir o kadar sessiz sakin semti Akatlar’da yer alan Miyabi, lezzetleri kulaktan kulağa yayılarak ünlenen ve yıllardır ününü koruyan mekanlardan biri. Gözden uzak konumunda yoğun bir şekilde servis veren Miyabi’nin sushi menüsündeki favorilerimiz Chef’s Rolls bölümünde yer alıyor. Acılı deniz tarağı içeren Yummy Yummy Roll, teppanyakide pişirilen özel sosu ile Crazy Roll ve Miyabi Special Roll denemeniz lazım dediğimiz sushilerden.
İstanbul’un yeni fine-dining restoranlarından biri olan Sakhalin, Rusya menşeli bir girişim. Bodrum’dan sonra Türkiye’deki ikinci şubesi Zorlu Center içerisinde açılan Sakhalin son derece iddialı bir menüye ve ambiyansa sahip. Deniz mahsüllerini seçebileceğiniz Raw Bar’ı, özgün bardaklarda servis ettikleri kokteylleri ve envai çeşit özel ürüne sahip menüsüyle baştan sonra farklı bir deneyim vadediyor. Sushi menüleri de kalan tüm detaylar gibi özenli ve leziz.
Nişantaşı’nın sevilen caddelerinden birinde yer alan Naomi rahat ve keyifli bir mahalle mekanı. Klasik Japon tatlarını deneyimleyebileceğiniz mekanın sushileri de bir hayli leziz. Geniş bir seçki sunduklarından her damak zevkini mutlu edecek tatlar bulabilirsiniz. Menüde Peru ve Japon mutfağını bir araya getiren “nikkei” stilini de görmeniz mümkün. Cevichelere mutlaka şans vermelisiniz. Naomi Sushi Bar’ın Bebek’te bir şubesi bulunuyor.
İstinye’de 2013 yılından bu yana gözden uzak bir sokakta servis veren Yada Sushi, sushilerinin lezzeti kulaktan kulağa yayılmış ve müdavimlerini oluşturmuş bir sushi restoranı. Yaz aylarında keyifli olan açık bir bölümü de var. Sushi menülerinin Signature ve Experimental bölümlerinde iddialı sushiler var. İmzalardan Ebi Snow ve Volcano Roll mutlaka denenmeli. Experimental sushilerde ise isminde anlaşıldığı gibi daha deneysel tatlar mevcut. Mochi seviyorsanız sıra tatlıya geldiğinde mango ve yuzulu mochilerini denemelisiniz. Yada Sushi’nin bir şubesi de Galataport’ta bulunuyor. Burada sizi şık bir ambiyans ve sushi menüsüne ek olarak özel bir kokteyl menüsü de bekliyor.
Sushi ve kokteyl bar konseptini birleştiren Wu, tüm bunları göz alıcı bir mekanda bir araya getiriyor. The House Hotel Bomonti bünyesinde bulunan mekan renkli ve çarpıcı dekoruyla girer girmez size kendine çekiyor. Bir de upuzun barı var ki başlı başına keyif. Beef gyoza, Tiradito, sasaki roll ve tuzlu karamelli dondurma favorilerimiz arasında yer alıyor. Mekanda geceleri müzikle beraber bir parti havasına girildiğini de ekleyelim. Bomonti’de hem keyifle yemek hem de gece eğlenceye devam etmek için ideal bir adres.
İstanbul’un en eski Japon restoranlarından biri olan Udonya 1998’den beri hizmet veriyor. Şehre gelen Japonların da uğrak noktalarından biri olan mekan ismini 3000 yılda bir açan efsanevi çiçek ‘udonge’ den alıyor. Japon mutfağının en özel yemeklerini, geleneksel yöntemlerle ve ana vatanından gelen malzemelerle sunan Udonya’da sushi, sashimi, makimono ve nigiri çeşitlerini geleneksele en yakın halleriyle tadabilirsiniz.
Deniz mahsulü restoranları ve meyhanelerin sıralandığı Kuruçeşme sahil hattına farklılık yaratıp Japon mutfağını getiren İnari, füzyon mutfağını en iyi kullanan sushi mekanlarından biri diyebiliriz. Sıra dışı yorumları ile dikkat çeken bir menüsü olan mekanın iç tasarımı da bir o kadar güzel. Trüf mantarlı Toro Truffle Roll ve kiviyle sushiyi buluşturan Crunch Sake Roll denemeye değer. 2012’den beri Kuruçeşme’de ikamet eden İnari’nin Vadiistanbul ve Etiler’de yine aynı hoş ambiyansta birer şubeleri bulunuyor.
Dünyaca ünlü Japon restoran zinciri Nobu’nun İstanbul ayağı müdavimlerinin uzun bekleyişinin ardından The Ritz Carlton içerisinde hayata geçti. Japon Şef Nobuyuki Matsuhisa ve ünlü aktör Robert de Niro’nun kurucusu olduğu Nobu’nun mutfağı geleneksel Japon lezzetlerini Peru mutfağıyla harmanlıyor. Minimalist ve şık bir tasarıma sahip mekanın Boğaz manzarası da yemek deneyiminizi katlıyor. İmza yemeklerinden New Style Salmon ve Black Cod Miso mutlaka denenmeli.
Çağdaş Japon mutfağının şehrimizdeki temsilcilerinden Zuma, izakaya tarzını şık bir atmosferde sunuyor. Otantik Japon lezzetlerini çağdaş yaklaşımlarla yorumlayan restoranın menüsünde sushiler, tempura yemekleri ve robata ızgara balıkların yanında vejetaryen seçenekler de bulunuyor. İmza tatlarından suzuki no sashimi’yi deneyebilirsiniz.
Şehrin üst düzey mutfağa sahip klasikleşmiş mekanlarından Sunset Grill & Bar, muhteşem Boğaz manzarasına karşı özel bir yemek deneyimi sunuyor. Akdeniz, Türk ve Japon mutfağından seçkin tatlar servis eden restoran sushi bar konseptini 1999 yılında ilk defa Türkiye’ye tanıtmasıyla biliniyor. Yakın zamanda Michelin Rehberi’ne de giren bu özel mekanın ikonik manzarasında sushi menülerini kokteyl eşliğinde denemelisiniz.
Uzun yıllar boyunca Sunset Grill & Bar’ın sushi şefliğini yapan ve şehre yeni bir sushi kültürü aşılayan Şef Hiroki Takemura’nın Göktürk’te hem ortağı hem de şefi olduğu bir mekan Sushi Manga. Burada sadece sushi değil Japon mutfağını geleneksel pek çok özel yemeğini tadabilirsiniz. Ama sushiler özellikle ön plana çıkıyor zira şefi bu konuda ülke çapında ünlü olunca bu menüyü denemek de kaçınılmaz. Mekanın önemli bir özelliği de tatlı menüsünün çok iyi olması. Japon restoranlarında görmeye alışkın olduğunuz klasik tatlılar yerine kendi özel reçetelerinden oluşan tatlılara sahipler. Sushi Manga’nın Ataşehir ve Etiler’de birer şubesi bulunuyor.
Bir Michelin yıldızı alarak İstanbul’un yıldızlı restoranları arasına giren Sankai By Nagaya gerçek bir Japon mutfağı deneyimi vadediyor. Şef Yoshizumi Nagaya’nın incelikle hazırladığı özel menüsü sofistike bir atmosferde geleneksel Japon misafirperverliğiyle buluşuyor. Geleneksel Tokyo stilini yansıtan edo-mae sushi ve kaiseki menüsü servis edilen restoranın mutfağında taze ve mevsimsel ürün kullanımına özellikle dikkat ediliyor. Menü de bu çerçevede dönemsel olarak değişiyor. Bebek Hotel by The Stay’in üçüncü katında yer alan mekanda şef masası deneyimi de sunuluyor.
Hikayesi Londra’da başlayan ve dünyanın çeşitli yerlerinde açılarak gastronomi tutkunlarını çağdaş Japon mutfağıyla buluşturan Roka, İstanbul’da da bu tutkunun peşinden gidenleri ağırlıyor. Galataport’ta yer alan ödüllü mutfağın emsallerinden farklı bir stili bulunuyor. Özel bir kömürde pişirme tekniği olan robatayakinin şehirdeki tek temsilcisi bu özgün tatları şık bir ambiyansta iyi müzik eşliğinde servis ediyor. Böyle bir restoranın sushi menüsü de haliyle çok özel ve damakta iz bırakan türden.
2019 yılında Koşuyolu’nda açılan Kaen Sushi semte yeni bir soluk getirirken şehrin de iyi bir sushi restoranı kazanmasını sağladı. Hoş iç mekan tasarımıyla dikkati çeken Kaen’in kapsamlı menüsü de son derece yenilikçi. Mekanın gruplar için özel bir odasının olması da toplantı ve kutlamalar için avantaj sağlıyor. House Special roll’leri her biri imza niteliğinde. Jakku Roll ve Jedai Roll mutlakak denemeniz lazım dediklerimiz arasında yer alıyor.
Moda’nın en keyifli sokaklarından birinde minicik ama ürünleri harika bir mekan Orōro Sushi Bar. Mekan duvarlarındaki illüstrasyonları hemen dikkat çeken Orōro sıcak ve karakterli bir havaya sahip. Kurucularının arasında bir mimarında olması farkı yaratıyor. Menülerinin en önemli kısmı da vegan ve vejetaryen çok sayıda alternatife yer vermeleri. İstanbul’da vegan sushi bulmak kolay olmayabiliyor ama Orōro bu anlamda müdavimlerini mutlu ediyor.
Köklü turizm ve otelcilik markalarından Divan’ın Uzak Doğu restoranı olan Maromi sushi alanında da epey iyi lezzetler sunuyor. Kalamış Marina’da yer alan mekanda yemek deneyiminizi farklı kılan kaiten bant sistemi bulunuyor. Bir bant üzerindeki farklı renkte tabakların konukların önünden geçerek sürekli dönmesine dayanan sistemde, sushilerin çeşitleri ve fiyatları, sunuldukları tabağın rengine göre belirleniyor. Geleneksel ve moderni harmanlayan Maromi’nin Taksim Divan içerisinde de bir şubesi bulunuyor.
Bu içeriğin güncellendiği tarih 08/03/2024 14:18
Leave a Comment