Mevsimsel beslenme isminden de anlaşılacağı gibi taze gıdaları mevsiminde tüketmeyi hedefliyor. Bu sayede gıdaların en lezzetli ve besleyici halini yeme şansına sahip oluyoruz. İlaçların en az seviyede olduğu bir tarım sürecinden geçtikleri için sağlıklı beslenirken üretim maliyetleri az olduğundan ekonomik anlamda da fayda sağlıyoruz. Yani zamanında bir besini tüketmek zincir halinde pek çok olumlu etkiyi de beraberinde getiriyor.
Kış ayları geldiğinde mevsimsel beslenmenin önemi de artıyor desek yanlış olmaz. Çünkü girişte de bahsettiğimiz gibi havaların hepimiz üzerinde bıraktığı yavaşlatıcı etkiler beslenme ve hareket şekillerimizi etkiliyor. Genellikle yaz aylarına girerken etrafta duyduğumuz formda görünme isteği ve diyet hazırlıkları biraz da bu mevsimdeki yanlış beslenme sonucu kilo alımından kaynaklanıyor. Ama her şeyden önemlisi mevsimsel hastalıkların ortaya çıktığı kış aylarında bağışıklık sistemimizi iyi derecede korumamız gerekiyor. Buna da kişisel ihtiyaçlarımız doğrultusunda dengeli beslenerek başlayabiliriz.
Kışa girerken yaz ve sonbahar mevsiminden kalan meyvelere, otlara hasretle bakıyor olsak da aslında Aralık-Ocak-Şubat dönemi özellikle sebze açısından son derece verimli. Kök sebzeler, yeşil otlar ve narenciyelerin tezgahlara çıkmasıyla vitamin, mineral ve lif ihtiyacımızı karşılayacağımız pek çok besin bu aylarda bizi bekliyor.
Kök sebzeler: Besin değerleri yüksek, lif kaynağı ve koyu renkli olanları iyi birer antioksidan deposu olan bu sebzeleri tüketmenin tam zamanı. Pancar, havuç, kereviz, turp, patates, tatlı patates, rezene, şalgam, yer elması gibi sebzeleri ister zeytinyağlı olarak pişirebilir isterseniz de çorbalarını yapabilirsiniz.
Lahanagiller: Bu familyanın sebzeler lifli yapısıyla sindirim sistemine fayda sağlarken antioksidan içerikleriyle bağışıklık sistemine desteklerler. Beyaz lahana, mor lahana, kara lahana, Brüksel lahanası, brokoli ve karnabaharı sık sık öğünlerinize katarak yüksek oranda fayda sağlayabilirsiniz.
Taze otlar ve yeşillikler: Salataları birer öğün haline çeviren lezzetli yeşillikler en besleyici lif kaynakları arasında yer alıyor. Kalori bakımından düşük olmaları da kilo kontrolüne avantaj sağlıyor. Bu mevsimde ıspanak, marul, maydanoz, roka, tere, pazı ve kuzukulağı gibi yeşillikleri yemeklerinizde bol bol kullanabilirsiniz.
Narenciyeler: Kış aylarında mevsiminde meyvenin belki de en vitaminlileri tezgahlara çıkıyor. C vitamini deposu narenciyeler sayesinde doğal yoldan bağışıklık sistemimizi güçlendirebiliriz. Portakal, mandalina, limon, greyfurt, pomelo ve kumkuatın tam zamanı. Yine çok faydalı meyveler olan kivi ve nar ile narenciyeleri destekleyebilir, leziz taze meyve suları sıkabilirsiniz.
Lifli meyveler: Kış mevsimiyle özdeşleşen elma, armut, ayva ve muz lifli yapıları sayesinde bu dönem beslenme rutinlerine alınacak gıdalar arasında yer alıyor. Kalori değerlerini de göz önünde bulundurarak tatlı ihtiyaçlarınızı sağlıklı şekilde çözmenin yolu olarak da düşünebilirsiniz.
Sağlıklı yağlar: Sonbaharda hasat dönemi sona eren taze cevizi kış aylarının başında görmeye devam edebilirsiniz. Aynı zamanda yerli üretim avokadoyu da bu dönem hala görebilirsiniz. Sağlıklı yağlar bakımından zengin avokado ve cevizi yeterli miktarlarda öğününüze ekleyebilirsiniz.
Mevsiminde beslenmeyi daha lezzetli ve keyifli hale getirmek mümkün. Evde geçen kış günlerini mutfakta yaratıcılığını göstererek renklendirebilir ve bir yandan da sağlıklı beslenerek bağışıklık sisteminize iyilik yapabilirsiniz.
Bu içeriğin güncellendiği tarih 14/12/2020 12:24
Leave a Comment