Moda sokaklarında sevdiğimiz mekanları dolaştık ve mahallenin ritüellerini yerine getirdik. Kahve noktalarından konsept dükkanlarına, leziz mekanlarından Kadıköy sembollerine uzanan bu keşif turunda adidas Originals da bize eşlik etti. Originals’ın 80’ler ve 90’ların modasından ilham alan Falcon, Yung, EQT Gazelle kalın tabanlı modelleri Moda’nın geçmişi yaşatan ruhuna çok uyum sağladı ve bu sokaklara çok yakıştı.
Nitelikli kahve içmek, keyifle atıştırmak ve belki birkaç sayfa da kitap okumak için sevdiğimiz sokaklarda arayışa düştüğümüzde bu aralar kalbimizi çalan bir mekan var.
Semtin yenilerinden Guten Morgen sanki çok uzun zamandır buradaymış gibi geliyor.
Mahalleye hızlıca uyum sağlamış bu mekanın kahveleri, ekşi mayalı ekmeklere yaptıkları sandviçleri ve tatlılarıyla gün şahane başlıyor. Yaz aylarında hazırladıkları soğuk demleme çayları da kahveye alternatif olarak denenebilir.
Tatlı bir kaçamak niyetindeysek de kahvenin yanına Pazar Gastrogaleri’nin enfes çikolatalı doughnutlarını ekliyoruz.
Açıldığı günden bu yana bizi kendine müdavim eden Po Juicery girer girmez ferah ortamıyla karşılıyor. Taze sıktıkları sebze ve meyve suları yaz kış demeden hep ferahlatıyor ve iyi hissettiriyor.
Daha da güzeli ise menüde içecek dışında vegan lezzetlere de yer verilmesi. Smoothie bowl, salata, bruschetta ve raw tatlılarıyla günün her öğününde uğramak için ideal. İçecekleri cam şişelerde sunarak doğayı koruması da biz “canım kendim”cileri çok sevindiriyor.
Birincisi Unique; giyimde karakteristik ve rafine özellikler arayanların mutlaka keşfetmesi gereken bir dükkan. Sokak stilini seviyorsanız burada havalı semt Moda’nın ruhuna uygun alternatifler bulabilirsiniz.
Diğer favori dükkanımız ise sokak kültürünün Moda’daki temsilcisi Wunder.
Sneaker dünyasının buluşma noktası olan dükkanda, ayakkabılara ek olarak bu hayat tarzına uyum sağlayan ve sokak stilini yansıtan giysiler ve aksesuarlar da bulunuyor. Buradan göz atabilirsiniz.
Keşif ekibinden Buğra, yakın arkadaşının atölyesine uğramayı önerince yepyeni bir keşfi de listemize eklemiş oluyoruz. Tasarımcı ve illüstratör Volkan-Funda Aydemir çiftinin kurduğu Roket No.1 hem bir ofis hem de atölye.
Burada yaratıcı işler çıkaran bu ekibin ürettiği çalışmaları inceleyebilir, satın alabilir ve uğramışken bir kahvelerini içebilirsiniz.
Öğle yemeği saati yaklaşırken aklımız pek çok yer arasında gidip geliyor. Moda iyi yemek ve güzel ortamı birleştirme konusunda günden güne daha fazla seçeneğe sahip olmaya başladı. Farklı mutfakların olması her türlü damak zevkine uygun bir yer bulmamızı sağlıyor.
Ororo Sushi Bar semtin farklı mutfaklar konusundaki eksiğini leziz bir şekilde kapatıyor.
Suzaka roll, pinku roll, ameiro roll gibi farklı sushilerine ek olarak ramen ve gyozalarını tadabilirsiniz.
Banko Burger semtin en yenilerinden ama müdavimi çok. Burger dünyasının tanınan ve yarattığı burgerleri çok sevilen şefi Bora Bozankaya’nın yeni mekanı Banko Burger açıldığı gibi ünü şehrin diğer yakasına kadar yayıldı.
Alıştığımız burgerleri kendi özel reçeteleriyle yorumlayan ve ortaya şahane tatlar çıkaran mekanda burgerlerde füme kaburga, ananas, shiitake mantarı gibi malzemelere rastlayabilirsiniz.
İzmir usulü kokoreç, sosis ve kaburga gibi seçenekler de mevcut. Et yemeyi tercih etmeyenler için falafelli burger de var.
Mekanları keşfederken bir Moda ritüelini yerine getirmek için Kadıköy – Moda arasında gidip gelen tramvayla bir tur atıyoruz. Bu semtin hala bu nostaljiyi yaşatabilmesi burayı çok özel kılıyor.
Rota kısa da olsa Altıyol’u, Bahariye’yi tramvayla geçip Moda’ya varmak semtte hala doksanlar ruhunun olduğunu gösteriyor.
Bunu tam anlamıyla yaşayalım dediğimiz noktada da gün batımı zamanı Moda Çay Bahçesi’nde oturup ufka ve o müthiş manzaraya bakmak, semti ne kadar sevdiğimizi bir kez daha hatırlatıyor.
Dün Moda ise hafif menüsü ve rahat ortamıyla çok sevdiğimiz bir başka mekan. Semtin gözdelerinden Yer’in işletmecilerinin eli değdiği için burada da aynı rahatlığı hissedebiliyoruz.
Falafel, vegan dürüm, taze makarna ve ev yapımı farklı atıştırmalıklarıyla gayet leziz bir menü sunuyor. Bununla beraber kahvaltıları da bir harika. Semtin en iyileri listesine rahatlıkla eklenebilir.
Yürüyüşe devam edip bahçesinde bir mola vermeye St. Josephliler Derneği’nin sosyal tesislerine uğruyoruz. Farklı konseptte mekanların yer aldığı bu dernekte Brunelle’in tenis kortlarına bakan bahçesinde oturmak çok keyifli.
O esnada tenis oynayan birileri varsa kahve içerken vakit akıp geçiyor. Hava güzelse sessiz sakin uzunca vakit geçirebilirsiniz. (şu an tadilatta 🙁 )
Moda’nın dükkanları arasında yeniden kaybolmak istediğimizde 6:45 Dükkan mutlaka uğranması gerekenler arasında yer alıyor.
Kadıköy’ün simgelerinden biri olan 6:45 Yayınları’nın evi olan dükkanda alternatif edebiyatın özgün eserlerini rahatlıkla bulabilirsiniz. Kendi yayınlarının dışında duruşlarına yakın buldukları farklı yayınevlerinin çalışmaları da bulunuyor.
Konu Kadıköy’ün sembollerine geldiğinde dükkandan çıkıp biraz ilerlediğinizde karşınıza çıkan Vintage Records’a uğramamak olmaz.
Doksanlı yıllara Kaybedenler Kulübü ile damga vurmuş isimlerden olan Mete Avunduk’a ait Vintage Records’ta arayıp da bulamadığınız pek çok plak, cd, kaset, dergi ve çizgi romanı bulabilir, zaman yolculuğuna çıkabilirsiniz.
Biz de öyle yapıyoruz ve bu semtin edebiyat, müzik ve nostaljiyle adeta tamamlandığını hissediyoruz.
ve son olarak Bahariye caddesi üzerindeki renkli topların üzerinde fotoğraf çekmeyi unutmayın : )
Bu içeriğin güncellendiği tarih 03/09/2019 11:15
Leave a Comment