Bir gün olur da Amerika’da midwest turu yapasanız gelirse “middle of nowhere” eyaleti South Dakota’yu atlamayın derim çünkü burada ağzınızı açık bırakacak manzaralar, yaşayacağınız pek ilginç deneyimler, sizi western Amerika’sına götürecek minik kasabalar, yazın kavurucu sıcağında göreceğiniz kovboy ayakkabılı, deri pantolon ve ceketli, Harley Davidsonlı amcalar, ablalar var. Durum biraz ilginç yani, öyle Amerikan rüyasından falan eser yok. Aksine size Grant Wood’un en ünlü, biraz da ürkütücü eseri American Gothic’i hatırlatacak şeylerle karşılaşabilirsiniz. Sözün kısası bu deneyimi mutlaka yaşamanız lazım.
Benim South Dakota’da yaptığım kamp boyunca denediklerim ve sizin de denemeniz lazım dediklerim şöyle;
İlk durağınız tabii ki Wall Drug. Bu kitschy, alışveriş yapabileceğiniz yerde en ucuzundan kahve içebilir, karın doyurabilir, minik hediyelik eşyalara göz atabilir, midwesti buram buram hissedebilirsiniz.
Amerika’nın büyük sembollerinden biri olan Rushmore Dağı Anıtı, listenize eklemeniz gereken en iyi rotalardan. Burada George Washington, Thomas Jefferson, Theodore Roosevelt ve Abraham Lincoln’un 14 yılda tamamlanan devasa heykelleri var. Hitchcock’un North by Northwest filminin son sahnesinde herkesi gerim gerim gerdiren o ünlü sahne burada çekildi. Gitmeden evvel izlemeli.
Radarınıza mutlaka Badlands’i almalı. Yukarıda bahsettiğim ağzınızı açık bırakacak manzara tam olarak burasıdır. Ha Grand Canyon ha Badlands diyorum. Aklınıza kazınacak bu manzarada günü hem batırmalı hem doğurmalı.
Her yıl binlerce ABD vatandaşı memleketinden kalkıp buraya bizon görmeye geliyor. Kızılderiler’inin hayatında pek önemli yere sahip, her bir şeyinden yararlandıkları bu devasa hayvanları doğal ortamında görmek istiyorsanız Custer State Park tek rotanız.
Dağların arasındaki minicik kasaba Deadwood (ismi bile korkunç) ise sizi western Amerika’sına ışınlayacak olan rotalardan. Kendinizi Wayward Pines setinde gibi hissedebilirsiniz. Burada kovboy ayakkabısı giyen amcalar mı isterseniz yoksa kumarın dibine vurabileceğiniz salonlar mı? Yine sizi o döneme götürecek mimarisi de cabası. Amerikan halk kahramanı Wild Bill Hickok’un öldürüldüğü Nuttal § Mann’s salonu da yine burada, ziyaret etmeli.
Gel gelelim Bear Country USA’ye. Kendisi yabani hayvanların bulunduğu bir hayvanat bahçesi aslında ama sizin bildiklerinizden farklı. Bu kez hayvanlar değil siz kafesin içindesiniz. Aslında bir arabanın. Hayvanlar kendi doğal ortamlarındayken siz elinizdeki harita ile bu kocaman parkı dolaşıyorsunuz. Anlayacağınız biraz Jurrasic Park tadında. Önünüze bazen bir ayı bazen bir kurt bazen de bizon çıkıyor. Siz de onlara bu denli yakın olmanın tadını çıkarıyorsunuz. Aklınızdan “şimdi arabaya saldırırsa” gibi düşünceler geçmiyor da değil.
Eğer turistik yerlerden biraz kaçıp oranın yerlileriyle tanışmak isterseniz Custer şehri tam size göre! Şehrin merkezinde yer alan 1881 Bank Coffee House’da kahve molası verebilirsiniz mesela. Sonra ev yapımı burgerların yapıldığı Burger § Bun karın doyurabileceğiniz tek iyi yer. Oturmak için 1 saat bekleseniz bile vazgeçmeyin derim.
Benim ilk uzun kamp deneyimimdi South Dakota. 1 haftalık tatil boyunca 3 farklı yerde kamp yaptık; Sleepy Hollow RV Park and Campground, Horsethief Campground and RV Resort, Chris Campground. Hepsinde de duş, elektrik gibi pek önemli ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz olanaklar var. Hatta havuz bile! Özellikle bol yeşilli, dört yanı dağlarla çevrili Horsethief Campground and RV Resort önerimdir.
Yorumlar