Seyahat etme şeklimiz değişeli çok oluyor. Artık herkese uyacak tek formda yaratılmış tatiller, lüks oteller ya da standart bir keyfi empoze eden “her şey dahil”’ler geride kaldı. İçinde bulunduğumuz koşulları keşfe çıkmak ve burnumuzu yerel mirasa sokmak istiyoruz. Artık doğaya sadece tanık olmak değil –onun bir parçası olup, içinde yaşamayı deneyimlemek istiyoruz. Ancak modern insanın konfor ile olan güven dolu ilişkisi çoğumuzu bu maceraya atılmaktan alıkoyuyor. İşte glamping tam da bu noktada ışıldıyor.
Glamping, “glamour” ve camping” kelimelerinin birleşiminden türüyor ve aslında anlamını üzerinde taşıyor. İhtişamın ve kampın birleşimi, dünyadaki en hayranlık uyandıran mekanların otantik bir şekilde deneyimlenmesine imkan tanıyor.
Glamping hareketi tüm dünyada büyüyor ve pek yavaşlayacak gibi de değil. Dünyanın en sıra dışı mekanlarında, her biri kendine özgü avantajlar sunan inanılmaz duraklar bulabiliyorsunuz. Bir dağın tepesinde, ormanın ihtişamlı gölgeliklerinde ya da bir koyun panoramik manzarası karşısında kamp yapabiliyorsunuz. Kamp yapmanın en büyük problemi olan sınırlı imkanlar, hijyen ve konfor glamping ile bir sorun olmaktan çıkıyor. Oturma alanınız, banyonuz, lezzetli yemekleriniz ve sanatsal aktiviteleriniz yanı başınızdayken size kendinizi doğaya bırakmak kalıyor.
Türkiye’nin doğal güzelliklerini ve masalsı koylarını düşününce, ülkemizde de şahane glamping noktaları olduğunu tahmin etmek çok da zor değil. Yeni normal hayatlarımızda belki de en güvenli ama aynı zamanda da en keyifli tatil seçeneği olarak glamping’in sıyrıldığını açıkça söyleyebiliriz.
Karşınızda hem ruhunuzu hem de bedeninizi dinlendirebileceğiniz glamping noktaları…
Kuzey Ege’nin pırıltılı denizine açılan, zeytin ağaçlarıyla çevrelenmiş beş dönümlük bakir bir arazide konuşlanan Kozluyalı, Midilli ile göz göze gelebileceğiniz bir noktada. Kanvas kumaşlı çadırınızdan kafanızı çıkardığınızda yüzünüzü Assos’un deniz tuzlu rüzgarı yalarken bir sonraki adımda Ege ve dünya mutfağının yöreye has lezzetleri sizi karşılıyor. Dilediğiniz içkiyi manzaranın karşısında yudumlayabiliyorsunuz.
Bundan beş yıl önce bir köy oteli olarak hikayesine başlayan Kozluyalı, doğayla bir olmak isteyenlere glamping mucizesini de sunmaya başlamış. Glamping deneyimi için özel olarak tasarladıkları 6 çadır odayla Kozluyalı, bu yeni tatil trendini sapına kadar yaşamanızı sağlayacak şahane olanaklara sahip.
Sayfalarını incelemek için tıklayın.
10 dönümlük kamp alanını 5 karavan, 3 glamping çadırı ve 1 tiny house ile şahane bir tatil seçeneğine dönüştüren Monacamp, Sığacık’ta yer alıyor. Teos Sanat Kampı sınırları içerisinde ve Teos Antik Kenti’ne yürüyerek gidebiliyorsunuz. Mandalina ve zeytin ağaçları arasında doğayla iç içe bir Ege tatili yaşarken lüksünüzden de ödün vermiyorsunuz. Zira Monacamp’in otel odası şeklinde tasarlanmış, her birinde özel banyosu bulunan butik glamping alanı türünün en iyi örneklerinden.
İncelemek için tıklayın.
Kocabahçe Glamping kendi tabiriyle “trafiğin, teknolojinin, koşuşturmanın, seri üretim/tüketimin bizleri esir aldığı bir dünyada” hepimizin hayalindeki dünyayı yaratıyor. Kocabahçe Glamping aslında Bozburun Yat Kulübü ve Tuzla Yat Kulübü’nün bir uzantısı. Haliyle lüks bir deniz kenarı deneyiminin ne demek olduğunu iyi biliyo, bakir doğayı bu lüks ve konfor bilgileri ile harmanlıyorlar. Masanıza gelen her şey ya yanı başınızdaki denizden ya da bahçelerden kopup geliyor. Coğrafyaya özgü muz, limon ve narenciye ağaçlarıyla dolu Kocabahçe’de hem ruhunuz hem de bedeniniz için harika bir tatili mümkün kılacak her şey var.
Detaylı bilgi için buradan Kocabahçe Glamping’i inceleyebilirsiniz
Marmaris koylarından birinde usulca kıvrılan Bonjuk, kendini bir mekan değil bir topluluk olarak tanımlıyor. Yaşamı kutlamak ve dönüşümsel deneyimleri paylaşmak için bir araya gelen, benzer düşüncedeki insanların oluşturduğu yaratıcı bir topluluktur…
Bonjuk, gerçek benliğinizin yanı sıra doğayla, birbirinizle ve kendinizle bağlantı kurmak için kendini var eden bir yer. Daha temelden, glamping konaklama imkanı sunma amacıyla inşa edilen Bonjuk Bay çadırları, yatakları ve tertemiz nevresimleri ile en iyi konforu ve cazibeyi sunma konusunda iddialı. Doğayı seven ama yine de çadırda kalma fikrine sıcak bakamayanlar için odaları da var.
Buranın sihirli dokunuşunu deneyimlemek için tıklayın.
Babadağ’ın tepesinden Ölüdeniz’e doğru kuşbakışı bir manzara karşısında aradığınız huzura ve dinginliğe kavuşmamanız imkansız. Perdue’nin, denizin maviliğinin doğanın yeşili ile randevulaştığı konumu gerçekten zamanı durdurup gerçek dünyadan uzaklaştıracak nitelikte. Kayalıkların ve ağaçların ortasında konuşlanan ya da denizin üzerine uzanan safari çadırları ile burası glamping’in ihtişam ayağını fazlasıyla yaşatan bir yer. Dalış, tekne gezileri, yamaç paraşütü, trekking, jeep safari, yoga, masaj ve kano gibi aktiviteler de yapabileceğiniz Perdue, yeni evli çiftlerin de gözde balayı mekanlarından biri.
Göz atmak için tıklayın.
Dünyanın yükselen trendi glamping’in Türkiye’deki yükselen yıldızı Longosphere sizi doğanın tam kalbine konduruyor. Kaplumbağa ve sincap isimli, birbirinden keyifli iki çadır seçeneği sunan Longosphere, Türkiye’nin en büyük glamping alanına sahip. Öyle ki, Kasabalar Sokağı’nda midenizi çeşitli lezzetlerle tıka basa doldurabilir; yüzme havuzundan kano turuna, yoga eğitimlerinden Jeep safariye kadar sayısız etkinlikle yediklerinizi eritebilirsiniz. Tüm bunları doğanın kucağında yapmak da cabası!
Longosphere’ı keşfetmek için tıklayın.
20000 m² ’lik alana kurulu olan Cunda Fora Glamping, kendinizi mavi ve yeşilin kucağına atmak için doğru adres. Doğayla tamamen iç içe olan tesiste karavan, ahşap bungalov ve prefabrik konaklama gibi farklı seçeneklerin yanında dinlenebileceğiniz çardaklar, yüzme havuzu, restoran, bar, plaj ve çocuk parkı da bulunuyor. Anlayacağınız, lüks bir tatil köyünden bekleyeceğiniz her şey Cunda Fora’da var. Tabi çok önemli bir farkla: yemyeşil bir doğa!
Lüks ve doğayla bütünleşik kamp anlayışını en iyi şekilde harmanlayan Cunda Fora’yı inceleyip, glamping deneyiminin hakkını tam anlamıyla vermeyi bir düşünün deriz.
Cunda Fora Glamping’i keşfetmek için tıklayın.
Kazdağları’nın Kirişlik Vadisi eteklerine yayılan Hızır Kamp doğayı içinize çekmek için harika bir destinasyon. Kamp Kazdağı Milli Park’ı sınırlarına yürüyüş mesafesinde, kamp alanının içindense Zeytinli Çayı usulca akıyor. Hızır Kamp’a kendi çadırınızı alıp old school bir kamp deneyimi yaşayabileceğiniz gibi ağaç, ahşap ve taş evlerde de konaklayabiliyorsunuz. Kampcılığın hakkını sonuna kadar veren Hızır Kamp’ta karbon ayak izi yaratmak adına elektrik değil güneş enerjisi kullanılıyor. Zeytinyağı kamptaki ağaçlardan toplanan zeytinlerden üretiliyor, masanıza gelen her şey ise kampın ekolojik prensiplerle baktığı kendi bahçesinden geliyor.
Bu harika dinlence mekanını inceleyip hemen maceraya atılabilirsiniz.
Sundance Camp doğaya el sürmeden, çevreye en az zararı verecek şekilde doğanın içine konuk olmuş bir kamp alanı. Çevresini bozmayan ve onun bir parçası gibi uzanan farklı tasarımlara sahip küçük evler, konaklama alanları ve her biri ayrı manzaraya sahip ağaç evleri ile saf bir tatil deneyimi sunuyor.
Dünyaca önemli Likya yolu üzerinde bulunan Sundance, sahili, barı, restoranı, otoparkı, kablosuz interneti ve 24 saat sıcak su hizmeti ile bir otelden farksız imkanlara sahip. Üstelik yoga ve dans stüdyoları ile keyifli aktivitelere de olanak sağlıyor.
Göz atmak için tıklayın.
Bu içeriğin güncellendiği tarih 10/04/2021 13:02
Leave a Comment