Bahsedeceğim kitaplarda ana karakter sizsiniz. İnsan zihni ve kolektif bilinci ile hem ne kadar sıradışı hem de ne kadar sıradan olduğunuzu bir kere daha hatırlamak için altını çizerek, dönüp bakarak tekrar okumak isteyeceğiniz bazı kitapları sıraladım.
1) Şimdi’nin Gücü | Eckhart Tolle
Kitabın Akaşa Yayınları’ndan çıkan basımında, kapakta “Gerçeği Arayanların Mutlaka Okumaları Gereken Bir Kitap” yazıyor. Günümüzde hala yaşayan “aydınlanmış”lardan olan Eckhart Tolle’un 1997’de yazdığı kitabını mutlaka bir yerlerde en azından duymuş veya görmüşsünüzdür. Boşuna değil.
İlk defa lise yıllarımda okumaya çalışmış ama çalışmaktan ötesine gidemeyip bırakmıştım. Her kitabın olduğu gibi özellikle Şimdi’nin Gücü gibi insana bütün sorumluluğu yükleyen bir kitabın da doğru bir zamanı olduğunu düşünüyorum. Birden kurban psikolojisinden çıkıp şimdiye dönmek zorunda kalıyorsunuz.
Hayatımızdaki tüm ıstırapların geçmiş veya gelecekte yaşayan zihnimizden kaynaklandığından yola çıkılıyor kitapta. Geçmiş acılar ya da gelecek korkusu, kısacası şimdiki zamanda olamamak.
Anlatım ve Tolle’un yolu net ve öz olduğundan kimine havada kalıyor gelebilir. Kendisi çok derin ve ağır bir bunalım geçirdiği süreçte aydınlanmayı deneyimleyen Eckhart Tolle; tıpkı kendi deneyiminde olduğu gibi konuya uzatmadan net bir tavırla yaklaşıyor. Istırabın sonuna açılan kapı olarak gösterdiği en belirgin yol ise, “şimdi’de kalmayı öğrenmek”. Hepimiz teoride geçmiş ve geleceğin bir illüzyondan ibaret olduğunu ve şu an ikisinin de gerçek olmadığını anlayabiliyoruz.
Bunu tamamıyla deneyimlemek ve Tolle’un yolundan gitmek ise bir seçim yapmak ile başlıyor. Lakin zihinle özdeşleşme hali ciddi bir işlev bozukluğu ve adeta bir delilik. Eğer günlük pratik işlerinizde zihninizi etkili bir şekilde kullanabiliyorsanız, bravo. Ama ona ihtiyacınız yokken; rahatlamak, deşarj olmak istediğinizde bırakamıyorsanız burada bir sorun var. Hepimiz için elzem olan ama üstesinden gelmeyi hep sonraya attığımız bir alışkanlık.
Kendinizi kızgın, üzgün veya umutsuz hisettiğinizde yani “acı bedene” girdiğiniz her an açıp birkaç sayfa okumak için güzel bir hatırlatıcı.
Bir Budist keşiş bir zamanlar bana şöyle demişti:
“Keşiş olduğumdan beri gecen yirmi yıl içinde öğrendiğim tüm şeyi bir cümleyle özetleyebilirim : Ortaya çıkan her şey kaybolur. Bildiğim budur.”
Onun kastettiği şey, kuşkusuz, şuydu:
“Ben olana hiç direnmemeyi öğrendim; şimdiki anın olmasına izin vermeyi ve her şeyin ve her koşulun geçici doğasını kabullenmeyi öğrendim.”
2) Düşünce Gücüyle Tedavi | Louise Hay
Hayatta her şeyin kendini sevmek, kabul etmek ve onaylamakla başladığının en güzel savunucularından Louise Hay. Küçük bir baş ağrısından büyük bir hastalığa kadar başımıza gelen tüm hastalık ve rahatsızlıkların daha önceden bastırdığımız duygular, kendimizi kabul etmediğimiz durumlar, ifade etmediğimiz veya edemediğimiz duygular ile korkulardan kaynaklandığını anlatıyor.
Eğer bunlara ışık tutup, farkına varabilir ve o yöndeki duygumuzu bize hizmet eden ile değiştirebilirsek tedavinin an meselesi olduğundan bahsediyor kitapta. Buradaki önemli nokta, bastırmak değil. Sağlıklı bir şekilde ifade edip onu dönüştürmek.
Sadece hastalıklar değil, bağımlılıklar içinde ayrı bir bölüm var. Kitabın sonunda her bir hastalık için bir tablo da yapılmış : Rahatsızlığın cinsi ve ona karşı gelen duygular ile korkular ve bunların nasıl düzeltilebileceği.
Biz fark etsek de etmesek de, özellikle de eğer fark edemiyorsak, yaşadığımız her şey bizde bir iz bırakıyor. Kitabın buna bakış ve ele alış şekli öyle güzel ki, vücudunuzdaki her rahatsızlığı bir iletişim sinyali olarak almayı öğreniyorsunuz. Adeta vücudunuzun dili öne çıkıyor. Size kalan semptomları bastırmak yerine, bu dilin tercümesini okuyarak gerekeni yapmak.
3) Farkındalık | Osho
Yazarı Osho diye belirtilen kitapların, aslında onun konuşmalarının derlenmesinden oluşturulduğunu belirtmekle başlayayım. Okuduğum kitaplar içinde özellikle öne çıkan Osho kitabı ise; “Yeni Bir Yaşam Biçimini Kavramak” serisinden “Farkındalık – Dengeli Yaşamanın Anahtarı” kitabı.
“Ben sana ahlak dersi vermiyorum, çok basit bir kriter veriyorum” deniyor kitapta. O tek kriter de; farkındalık. Çünkü farkındalıkla hiçbir seyi yanlış yapamazsın.
Farkındalığa giden yol da izlemek ile başlıyor. Zihninden geçenlerle ve duygularınla özdeşleşmeden, onları yargılamadan sadece izlemek. Bir tiyatro sahnesini izliyor gibi. Tüm duyguların ve düşüncelerin gökyüzünden geçen bulutlar olduğunu fark etmek. Geldikleri gibi geçip gidiyorlar. Eğer biz onları fırtına haline getirmezsek. Bulutlar, gökyüzünün kendisi değil.
Bu kayıtsızlık hali sadece negatif bulduğumuz ve kendimize konduramadığımız duygular için geçerli değil elbet, pozitif dediğimiz iyi düşünceler de dahil olmadan izlenmeli. Çünkü günün sonunda o düşünceyi veya duyguyu iyi ya da kötü olarak adlandıran da zihin.
Osho’nun; Eckhart Tolle veya Buda’dan en büyük farkı, farkındalık ve aydınlanmaya giden yolda yöntemler geliştirmesi. Bunu da günümüz modern insanını düşünerek yapması. Her anımızın bildirim dolu olduğu günümüz dünyasında hiç meditasyon yapmamış birine, Buda’nın klasik vipasanasını yaptırmak kolay olmasa gerek. Bu yüzden size birden, kıpırdamadan yarım saat oturun demek yerine, bu anlayışa kapıyı açan yollar ve günlük farkındalıklar ile dolu kitap.
4) Hayatınızın Amacı | Dan Millman
Kitabın başlığı, bir kitap ismi için çok genel ve satış stratejisi gibi gözükse de zamanında ön yargılı davranmayıp kapağını açtığım için mutluyum. Doğum tarihinizden yola çıktığı için akla ilk gelen fikir olarak numerolojiye benzese de bölümlerin ele alış şekli açısından “Hayatınızın Amacı” çok farklı bir yere konumluyor kendini.
Sizin için bir ana sayı olacak şekilde üç veya dört tane doğum sayısı belirliyor kitap. Hayata geliş amacınız, başka bir deyişle potansiyelinizi en doğru ve rahat şekilde ortaya koymanızı sağlayacak dünyadaki yerinizle ilgili yol gösteriyor size. Bu bilgilerle ne yapacağınız tamamen size kalmış. Sizin sayılarınıza göre, karşınıza çıkma potansiyeli yüksek olan hayat sorunlarınızı ve hayat enerjilerinizi ele alıyor. Bunlara uygun size yardım edebilecek eylem yasalarıyla da size yöntem gösteriyor. İster sadece kendi kısmınızı okuyabilir isterseniz tüm kitaba bakabilirsiniz.
Kitabın diğerlerinden bence ayrılan en önemli noktalarından biri, anlatımının daha derin olması ve büyük resme odaklanması. Örneğin; bu hayata çok iyi bir konuşmacı olmak ve kitleleri arkanızdan sürüklemek için gelmişseniz, şu an kekemeliği deneyimliyor olabilirsiniz. Kekeme bir insana dünyanın en iyi iletişimcisi olmak için dünyaya geldiğini söylemek saçma gözükebilir. Fakat kitaba göre, hayatımızın amacı olan şey eğer biz mükemmelliğe giden o yolda tam tersinin içinden geçebilirsek bizi buluyor. Üstelik güçlü yönümüzü hangi yönde kullanacağımız da yine bizim seçimimize kalmış. İletişim yeteneğimiz ile dünyaya barışı getirebilir veya insanları kötülük yapması için örgütleyebiliriz.
Aynı zamanda güçlü olduğumuz yönleri keşfedemez veya onları kullanamazsak ne gibi fiziksel sorunlar yaşayabiliriz onlardan da bahsediyor. Yaratıcılığı çok yüksek olan bir insanın buna uygun kanal bulamaması sonucu bağımlılıklar geliştirmesi gibi.
Genel geçer karakteristik özellikler yerine en derin, kendinizin bile okuduğunuzda ancak fark ettiğiniz tanımlamalarla dolu, çok farklı bir kitap.
5) Sırlar Kitabı | Osho
“Meditasyon kitabı” olarak geçen iki ansiklopedi kalınlığında bir kitaptan bahsetmek istiyorum. Merak etmeyin, sadece yapacağınız meditasyonun olduğu kısmı okumanız yeterli. Osho, Hindu Tanrısı Şiva tarafından Vigyan Bhairav Tantra’da anlatılan 112 meditasyon yöntemini günümüze yorumlayarak bir bir anlatıyor.
Şiva’nın 5000 sene önceki sutralarından bahsediyoruz burada. Öyle söyleniyor ki, bu 112 teknik bir zihni arındırmak ve zihnin ötesine geçebilmek için gereken bütün yolları kapsıyor. Kısacası 112 farklı şansınız var J Tantra, yol – yöntem demek. Amaç çoğu insanın bildiğinin aksine, insanlara yaşamlarında karşılaştıkları sayısız durum ve rastlantıyı meditasyon deneyimine açılan kapılar olarak kullanabileceklerini göstermek.
Bu sutraları ve 112 yöntemi çok ciddiye almadan onlarla “oynamalı”, bir o kadar da ciddiye alarak zihninizin dikkatinizi dağıtmasına izin vermemelisiniz. Kitaba göre her yöntem ile üç gün kalıp size uygun olduğunu hissettiğiniz meditasyonu üç haftadan üç aya kadar seçeceğiniz bir sürede yapıyorsunuz.
Bahsedilen bazı teknikler daha önce hayatında hiç meditasyon yapmamış kişiler için soyut gelebilir. Fakat şu bir gerçek ki, 5000 senelik sutraları ve açıklamaları okumak dahi bakış açınızı genişletmekle kalmayıp insan zihni hakkında size inanılmaz ve birbirinden farklı yöntemler sunuyor.
ve sizden gelen öneriler;
- Hayat – Engin Geçtan
- Vücudunuz Hayır Diyorsa Duygusal Stresin Bedelleri
- İnsan Olmak – Engin Geçtan
- Jane Eyre – Charlotte Bronte
- Artık Biliyorum – Oprah Winfrey
- Ahmet Ümit – İstanbul Hatırası
- Aynalar – Eduardo Galeano
- Sade – Ege Erim
- Siddhartha – Hermann Hesse
- Zahir – Paulo Coelho
- Kendiniz Olma Alışkanlığını Kırmak – Joe Dispenza
- İnancın Biyolojisi – Bruce H. Lipton
- Seninle Başlamadı – Mark Wolynn
- Notes On A Nervous Planet – Matt Haig
- Son Ada – Zülfü Livaneli
- The Power: The Secret – Rhonda Byrne
- Sanat ve Arzu – Ulus Baker
- Kendine Ait Bir Oda – Virginia Woolf
- Ermiş – Halil Cibran
- Bilinçaltının Gücü – Joseph Murphy
- Masal Terapi – Judith Malika Liberman
- Ev Yapımı Paraşüt – Berrak Yurdakul
- Tongue Fu – Sözlü Dövüş Sanatı – Sam Horn
- Hayata Dön – Gülseren Budayıcıoğlu
- Dört Anlaşma – Miguel Ruiz
- Çalıkuşu – Reşat Nuri Güntekin
- Çoluk Çocuk – Patti Smith
- Yoko Ono – Meşe Palamudu
- Ne Yapabilirim? Geleceğe Kartpostaller – Gündüz Vassaf
- Eastern Body, Western Mind: Psychology and the Chakra System As a Path to the Self – Anodea Judith
- Power of Now – Eckhart Tolle
- Küçük Prens – Antoine de Saint-Exupery
- Hayatın Gizli Hazları – Theodore Zeldin
- Gör Beni – Akilah Azra Kohen
- Simyacı – Paulo Coelho
- Ruhun Anatomisi – Caroline Myss
- Kurtlarla Koşan Kadınlar – Clarissa P. Estes
- Var Olmanın Gücü – Eckhart Tolle
Yorumlar