İstanbul’un yeni açılan mekanları rotanıza başlamadan önce mekan rehberimizden faydalanıp şehrin tadına varabilirsiniz.
Nişantaşı’nın ferah bir arka bahçeye sahip olan mekanı Mandolini açıldığı gibi müdavimlerini yarattı. Aslında mahallelinin iyi bildiği bir noktada açılan mekanın mutfağı deneyimli şef Hakan Özfırıncı ve ekibine emanet. Klasik brasserie lezzetlerini biraz İtalyan esintileri biraz da Türk lezzetleriyle harmanlayan mekanın menüsündeki her detay denemeye değer.
Soğan çorbası, burrata, rosto pancar salata ve Cafe de Paris soslu ızgara tavuk favorilerimiz arasına girdi. Pizza menüsü de denemeye değer.
Akademik hayatını geride bırakıp tutkusu peşinden mutfağa giren bir şef mekanı olan Mika Lokanta yolculuğuna ilk olarak Maslak’ta başlamış. Klasik yemeklere modern ve farklılık yaratan dokunuşlar katarak özellikle beyaz yakalılar arasında hatrı sayılır bir müdavim kitlesi oluşturmuş.
Şimdiyse Teşvikiye’deki yeni mekanlarında yola devam ediyorlar. Son derece ferah ve keyifli bir ambiyansa sahip Mika’da günlük menülerin yanı sıra imzaları haline gelmiş tatları da bulmak mümkün.
Pancarlı ekşili köfte, pırasalı börek, suma ekşili kuru patlıcan dolması gibi nefis tabaklar tadabileceğiniz mekanın önceliği mevsimsel malzemeler ile sağlıklı ve lezzetli menüler yaratmak. Tatlılara da mutlaka şans vermelisiniz.
Bahara şahane manzaralı bir meyhane haberiyle girdik. Nişantaşı’nda bir Nish Palas’ın terasına açılan Tiraje Teras mis gibi İstanbul manzarasına karşı yeni nesil meyhane deneyimi sunuyor. Malzemelerin büyük kısmını İzmir’den getiren ve yerli ürün kullanmaya önem veren Tiraje’nin menüsündeki her meze büyük özenle hazırlanmış.
İzmir tatlı loru ve trüf yağı ile yaptıkları Girit ezmesi, sotelenmiş Ege otları, yaprak ciğer ve İzmir atom kokoreçi mutlaka denemelisiniz. Mekan saat 17:00 itibariyle servise başladığı için gün batımına karşı rakı-meze keyfi yapabileceğinizi ekleyelim.
Etiler’e yeni bir soluk ve renk getireceğine inandığımız Rusty Fork, biraz Amerikan diner esintileri de taşıyan bir gastropub diyebiliriz. Cool ambiyansı, barı ve şef Murat Bozok’un danışmanlığında hazırlanmış menüsüyle özellikle iş çıkışları uğramak için ideal.
Bira ve kokteyl yanına yakışan burger, kaburga, sosis ve daha nice leziz yemek tadabileceğiniz mekanda hafta sonları Amerikan tarzında kahvaltılar da sunuluyor. Rusty Fork’un ferah ve geniş bir bahçesi de bulunuyor.
Boğaz hattının en güzel konumlarından birinde yer alan Feriye İstanbul konseptini baştan aşağı yeniledi. Konser, sergi, sinema, atölye ve açık hava etkinlikleriyle her gün yaşayan bir alana dönüştürülen Feriye, mutfak tarafında da yeniliklere sahip. Örneğin Cafe Diye Feriye’den atıştırmalıklarınızı alıp Fuaye’ye geçebilir ve burada sakince çalışabilir, Şef Esra Acar Koç’un dokunuşlarıyla yeni bir menü sunan Lokanta Feriye’de Boğaz’a karşı keyifli bir yemek yiyebilir veya Mutfak atölyelerine ilgi duyuyorsanız Mutfak Feriye’yi takip edebilirsiniz.
En güzel haberi de sona sakladık. Sinema, Feriye’ye geri dönüyor! Sadece film değil, konser, tiyatro ve sergileri de izleme şansımız olacak.
Çıtır tavuk sevenler için şehrin en iyilerinden biri olmaya aday bir mekan var sırada. Arnavutköy’de açılan Coni & Co çıtır kanat, fileto tavuk, burger, dürüm ve falafel gibi nefis tatlar sunuyor. Yiyeceklerin yanlarında sundukları tüm sosları kendileri yapıyorlar. Özellikle trüflü mayonez ve ballı hardal sos patates kızartmasıyla şahane uyum yakalamış.
Ev yapımı karamel soslu çıtır dondurma ve milkshake’ler ise tadına doyulmaz güzellikte desek yeridir. Mutlu kaçamaklar için yolunuzu Coni & Co’ya düşürebilirsiniz.
Arnavutköy’den bir diğer yeni haber de mahalleye nefis kurabiye kokuları yayan bir mekandan geliyor. Uzun bir süredir sipariş üzerine özgün kurabiye, kek gibi pastane ürünleri üreten Bakehane artık en az tatları kadar özgün mekanlarında sevenlerini ağırlıyor.
Özellikle Amerikan esintili cookie çeşitlerini bulabileceğiniz mekanda hafta sonları da pancake, waffle, yumurta gibi ürünlerle nefis kahvaltılar da yapabilirsiniz. Chocolate Chunk cookie’yi mutlaka denemenizi tavsiye ederiz.
Moda’nın en yeni mekanlarından Aralık, farklı konseptleri bir araya getiren menüsüyle bir müdavim mekanı olacak gibi görünüyor. Güne kahvaltıyla başlayabileceğiniz Aralık, tüm öğünlerin yanı sıra şarap veya kokteyl alabileceğiniz bir bar ortamı da sunuyor. Bazlama üzeri croque monsieur, waffle ile baconlı çırpılmış yumurta gibi özgün ve leziz kahvaltıların bulunduğu mekanda gece rakı-meze keyfi de yapabilirsiniz.
Geniş ön cephesi ve ferah hissettiren iç mekanı da bu keyfi arttırıyor.
Genellikle pop-up etkinliklerdeki mutfak kamyonlarıyla tanıdığımız ve özellikle bao sandviçlerine bayıldığımız Gangon ekibi artık kendi mekanlarına kavuştu. Yeldeğirmeni’nde geçtiğimiz haftalarda açılan mekanda ekmeğinde sosuna kadar her şeylerini kendi hazırladıkları bao’ları bulabilirsiniz.
İmzaları haline gelmiş Deli Oğlan Bao’yu mutlaka denemeniz lazım. Vejetaryenler için de falafelli bao alternatifleri bulunuyor.
Uniq İstanbul’dan tanıdığımız ve sevdiğimiz Tamirane yeni şubesini Akasya AVM’de açtı. Bu defa farklı bir konsepte imza atarak Türkiye’nin önde gelen müzik mağazalarından Zuhal Müzik’le güçleri birleştirdiler. Girişte sizi bir kitabevi ve kahve köşesinin karşıladığı komplekste kitaplar arası bri gezintiden sonra müzik dünyasında kaybolabilirsiniz.
Aklınıza gelecek her türden enstrümanın satışa sunulduğu Zuhal Müzik’te gezerken bir müzik kursuna başlama hevesine kapılabilirsiniz. Buradan sonra da Tamirane’ye varıp keyifli bir yemek yiyebilirsiniz. Mekanın programını takip etmenizi de öneririz çünkü pazar günleri caz müzik eşliğinde brunchlar veya hafta içi iş çıkışlarında caz performansları gerçekleşiyor.
Bir süredir sağlıklı barlarını çeşitli noktalardan severek görüp aldığımız Nu Snacks, atölyesinin bir kısmını minik bir cafeye dönüştürdü. Göztepe yakınlarındaki mekanda Nu Snacks’in paketli ürünlerini alabileceğiniz gibi avokadolu ekmek üstü, smoothie bowl, sağlıklı kurabiye, poğaça ve tatlılar bir kahve molası ile tüketebilirsiniz.
Hurma ve Hindistan cevizi şekeri ile tatlandırdıkları süt dilimi isimli vegan tatlıya bayıldık. Ayrıca üzerinde barlarını minik küpler halinde doğradıkları acai bowl da her öğünde tüketilebilecek nefis bir tabak olmuş. Gitmişken kendi üretimleri fıstık ezmesinden de almanızı tavsiye ederiz.
Listemizde yepyeni bir kahve dükkanı da var. Moda’dan Yoğurtçu Parkı’na inerken karşımıza çıkan Gluk Coffee’yi keşfettiğimizde açılalı henüz birkaç gün olmuştu. Dışındaki oturma alanına, kahvelerine, sahibinin sohbetine ve Antakya’dan getirdikleri hurmalı nefis kurabiyelere bayıldık. Kahve dükkanlarındaki standart kurabiyelere bizce şahane bir alternatif olmuş. Mekanda keyifle vakit geçirebileceğiniz gibi kahvenizi alıp parkta bir yürüyüş de yapabilirsiniz.
Bu içeriğin güncellendiği tarih 10/06/2019 19:27
Leave a Comment