Hayallerimi gerçeğe dönüştürmem biraz zaman aldı ve nihayet Temmuz 2017’de rüya gezimi gerçekleştirdim.
En ideal uçuş İstanbul – Marsilya uçuşu. Marsilya havaalanından araba kiralayarak keşfe başlanabilir. Bize uyan uçağın Marsilya’ya akşam üzeri varacak olması nedeniyle biz İstanbul- Nice uçuşunu tercih ettik. Nice’den araba kiralayıp Marsilya’ya doğru heyecanla yola koyulduk.
Provence bölgesi tepelere kurulmuş, manzarayı kuş bakışı gören şirin kasabaları, renkli panjurlu evleri, lavanta tarlaları, lavanta ürünleri satılan minik dükkanları, Verdon kanyonu gibi doğal güzellikleri, sıcacık kruvasanları ile keşfedilecek birçok güzelliği barındırıyor. Lavantalar olmasa da keyif alabileceğiniz bir seyahat geçirmeniz mümkün ama lavantaların açtığı bir dönemde giderseniz seyahatiniz çok daha keyifli bir hale gelecektir.
Gezimizin ana odağı lavantalar olduğu için seyahatimizi, lavantaların full bloom denilen tam açtığı hasattan hemen önceki döneme denk getirmemiz gerekiyordu. Provence bölgesinde lavanta tarlalarının en yoğun olduğu iki yer var. Sault ve Valensole.
Sault bölgesinde lavantaların çiçek açtığı en iyi dönem Temmuz sonunda başlıyor, Ağustos ayı boyunca devam ediyor.
Valensole bölgesinde ise Temmuz’un genellikle 2. haftası itibari ile yoğun olarak görülüyor.
Biz Valensole bölgesini tercih ettiğimiz için gezimizi Temmuz’un ikinci haftası olarak planlayıp 4 günümüzü Provence bölgesine ayırdık. Hava sıcak olsa da zaman zaman yağmur olabiliyor. Bu nedenle bu bölgeye en az 3-4 gün ayırmak yağmursuz, güzel bir havaya denk gelmeniz için şansınızı arttıracaktır.
Temmuz’un ikinci haftası gitmemize rağmen Sault bölgesinde de çok güzel lavanta tarlalarına denk geldik. Yolda giderken o kadar çok lavanta tarlası gördük ki belirttiğim dönemde giderseniz muhteşem tarlaları görmeden, güzel kareler çekmeden dönmeniz neredeyse imkansız.
Dip Not: Paylaştığım dönem Provence’in en popüler ve yoğun olduğu dönem. Dolayısı ile lavanta tarlalarını sizin gibi keşfetmek isteyen birçok ziyaretçi, güzel kareler yakalamak isteyen birçok fotoğrafçıya denk geleceksiniz. Ama endişelenmeyin 🙂 Tartalar çok büyük, herkese yetiyor. Eğer karenize girenler olur ise biraz bekleyebilir veya fotoğraf çekmek için izin isteyebilirsiniz 🙂
Gitmeden önce bu konuyla ilgili çok detaylı bir araştırma yaptım. Sonuçta kaç zamandır bu geziyi bekliyordum ve işimi şansa bırakamazdım. Öncelikle bu bölgede iyi kareler çekmiş fotoğrafçıları tespit edip kendilerine danıştım. Bu sırada yaptığım araştırmalar sırasında çok iyi bir site keşfettim. Fotoğrafçı sayfasında hem gezilecek yerleri hem de hangi saatte nerede en iyi fotoğraf çekilir ile ilgili detayları paylaşmış. En önemlisi lavanta tarlalarındaki en iyi ve ünlü fotoğraf çekim noktalarını harita üzerinde işaretleyerek göstermiş. Tüm bu bilgileri birleştirip ben de kendi rotamı oluşturdum 🙂
İlk iki gün Roussillon’da çok güzel bir yerde konakladık. Sabah ilk rotamıza doğru giderken kaldığımız yerin yakınlarında bir önceki gün de gördüğümüz tarlayı görünce planımızda olmasa da durup fotoğraf çekmeye karar verdik. Lavanta tarlaları fotoğraflarımızın ilkini Roussillon’dan Gordes’e doğru giderken sağda gördüğümüz bu ufak ama güzel tarlada çekmiş olduk 🙂
Bu bölgedeki lavantalar henüz tam olgunluğa ulaşmamıştı ancak yine de güzel bir görüntü vardı. Burası bir manastır ve 7.5 Euro karşılığında gezilebiliyor. Gitmeden önce sayfasından gezebileceğiniz saatleri kontrol etmenizde fayda var. Ayrıca buraya sabah erken saatlerde gitmenizi öneririm. Hem güneş ışığının doğru açıda vurması hem de daha tenha olması nedeniyle iyi kareler çekebilirsiniz. Biz gittiğimiz sırada kapalı olduğu için bahçesinin fotoğraflarını çekmekle yetindik 🙂
L’étoile du Ventoux aslında bisiklet kiralama yeri. Sanırım kalıcı olarak kapanmış. Burayı seçme nedenim bisiklet kiralamak değil, haritada belirleyici bir nokta olması idi. Eğer bu noktayı seçerseniz lavanta tarlalarının olduğu bir yola çıkacaksınız 🙂
Sault’e giderken birçok tarladan geçiyorsunuz. Havaya karışan mis gibi lavanta kokusunu doyasıya içinize çekip gördüğünüz manzaranın tadını çıkarmanızı öneririm. Özellikle kasaba merkezine çıkarken uygun bir yerde durup panaromik olarak lavanta tarlalarına bakmanızı öneririm. Bu kadar çok lavanta tarlasını bir arada görmemiştim ve manzara çok güzel bir görüntü sunuyordu 🙂
Sault’ten ayrıldıktan sonra D943 and D230 yollarını takip ederek St-Saturnin-les-Apt kasabasına doğru ilerlerken yolda Sault bölgesinin en güzel lavanta tarlalarından geçeceksiniz. Güzel gördüğünüz herhangi bir tarlada durup fotoğraf çekebilirsiniz.
Lavanta tarlalarının en güzelleri kesinlikle Valensole’de bulunuyor. O nedenle bu bölgede lavantaların en iyi olduğu zamanı belirleyip tatilimizi ona göre planlamıştık. Fotoğraf çekmek için en iyi zaman 18:00 itibari ile başladığı için burayı gün sonuna bırakmanız iyi olur. Valensole bölgesine giderken daha güzel manzaralardan geçmek için D27, D956 yollarını tercih etmenizi öneririm. Biz Google maps kullandık ve en hızlı yolları önerdiği için rotayı değiştirip, bu yollar üzerinden geçirmeye çalıştık. Böylece daha keyifli manzaralar eşliğinde ilerledik.
Burası lavanta sabunları, esansları da satan bir lavanta damıtma tesisi. Buraya gitmemizin asıl nedeni tabi ki alışveriş değildi ama gitmişken göz attık ve el kremi ve lavanta esansı aldım. Size de göz atmanızı öneririm 🙂
Buranın tam karşısında uçsuz bucaksız görünen lavanta tarlaları uzanıyor. Arabayı park edecek oldukça geniş bir alan var. Tarlaları görünce manzara bizi adeta büyüledi. Renkler, tarlanın güzelliği, manzara herşey tam hayalimdeki gibi görünüyordu. Hemen fotoğraf çekmeye başladık.
Burası da lavanta damıtma tesisi ve Terraroma Jaubert’in 800 – 900 metre ilerisinde yer alıyor. Terraroma Jaubert’in önündeki tarlalarda fotoğraf çekerken gördük ki ilerideki tarlalar çok daha güzel görünüyor. İlerleyip Lavandes Angelvin yakınındaki tarlalara geldiğimizde nedenini anladık çünkü Valensole’nin en ünlü fotoğraflarının çekildiği yer burası. Loccitane ürünlerini kullananlar bilirler. O meşhur lavanta tarlalarının arasındaki ağaç işte tam burada bulunuyor 🙂
Burada güneşin batışına kadar fotoğraf çekip lavanta tarlasının tadını çıkardık. Gün batımı o kadar güzel görünüyor ki giderseniz mutlaka gün batımını burada izleyin. Diğer yerleri de gördükten sonra en güzel tarlaların ve manzaranın burada olduğuna karar verdik ve ertesi gün de akşam üzeri buraya gelip gün batımını izledik 🙂
Burası da neresi diyebilirsiniz ilk başta. Valensole bölgesinde çekilmiş popüler fotoğraflara bakarsanız bu noktanın da en çok fotoğrafı çekilen yerlerden biri olduğunu göreceksiniz. Tabi harita üzerinde burayı tam olarak bulmak için epey vakit harcadım. Yakınlarında belirleyici bir yer olmadığı için lokasyonu 43.86037, 6.00364 şeklinde paylaşıyorum 🙂
Buraya dağ manzarası ile daha güzel görünen tarlalar eşliğinde ilerledik. Uzun bir fotoğraf molası vermeyi planlamıştık ama gittiğimizde bazı lavantaların hasat edildiğini gördük. Yine de oldukça güzel bir manzara vardı.
Uyarı: Lavantalar ve tarlalar çok güzel ama ufak bir sorunumuz var: ArılarJ Gitmeden o kadar çok yazı okudum ki gözüm cidden çok korkmuştu. Gittiğimizde ya manzaranın güzelliğinden ya da fotoğraf çekme telaşından abartıldığı kadar olmadığını gördük. Yanınızda önlem olarak sinek kavucu sprey götürmeniz işinize yarayabilir. Biz bir yer hariç hiç kullanmadık ve sorun yaşamadık.
Özellikle ayçiçeği tarlası aramadık ama Gréoux-les-Bains’den Valensole’ye doğru giderken güzel birkaç tarlaya denk geldik. Valensole’de Mas Saint-Andrieux civarında da birçok ayçiçeği tarlası vardı. Özellikle lavantalarla iç içe birkaç ayçiçeği tarlası da gördük. Bu civarlarda da güzel kareler yakalayabilirsiniz 🙂
Lavanta tarlaları maceranızı sadece tarlalar ile sınırlı tutmayın. Provence bölgesinin şirin köyleri ile zenginleştirerek daha eğlenceli hale getirin mutlaka. Bu küçük köylerdeki dükkanları dolaşın, lavanta sabunları, lavanta yağları, esansları alın. Lavanta balı ve en güzeli lavantalı dondurma tadın ve unutamayacağınız güzel anılar biriktirin. Lavanta kokulu mor düşler şimdiden 🙂
Bu içeriğin güncellendiği tarih 17/02/2019 16:17
Leave a Comment