Log to Nature: Bir Doğaya Dönüş Deneyimi

Kışı olmayan Antalya’da kimselerin bilmediği bir dağ bulduk, merkeze 25 km uzaklıktaki Geyikbayırı köyüne komşu 1735 metrelik Geyiksivrisi.

Dünyanın dört bucağından kaya tırmanışı yapanların, sektörlerin çeşitliliği ve yumuşak hava şartları sebebiyle sevgilisi. Biz de, kış boyu hatırlayacağımız son güneş için düştük yola.. yol yol değildi gene bir ömürdü..

Dura kalka giderken dünyanın içinden öyle güzel geçtik ki.. dalgalı göller, gölgeli bulutlar,

dereler tepeler sonunda Geyiksivrisinin eteklerinde konaklayacağımız yeri, ‘the land’i bulduk.

Koca deresinin suyu kenarında, nar ağaçlarının arasında, göz alabildiğine yeşilin içinde bir kamp. ‘Log to Nature’ için tam olarak aradığımız yerdi.‘the land’de geçirdiğimiz süre boyunca aradığımızın, bulduğumuzun bizi özümüze ne kadar yaklaştırdığını, yüzümüzde zamanı, sınırı olmayan gülümsemeler bıraktığını bir kez daha gördük. Gözlerimizin de bedenlerimiz gibi sıkışıp kaldığı yerden çıkınca ferahladığını, kulaklarımızın derenin sesini ezbere bildiğini, ormanın bizi nasıl genişlettiğini hatırladık.

Burada herşey suya öyle doymuş, güneşte öyle güzel ısınmış, rüzgarla öyle bir esmiş ki, kokular, renkler aklımızı aldı.

Giderken bilerek bilmeyerek yanımıza aldığımız ne varsa bizi ağırlaştıran, durduran, karartan derenin sularına, sarıldığımız ağaçlara, kokladığımız defnelere, gelip gidip ağaçtan yediğimiz narlara, tırmandığımız kayaların tepesine bıraktık.

‘Yaşam aldığınız nefes sayısı değil, nefesinizi kesen anlarla ölçülür.’ dedik, bir sonraki rotaya kadar döndük şehire.

Siz de;